Alaska Eyaletinin Vazgeçilmez Bitkisi Kılçıksız Brom
Kılçıksız bromun ot verimi yüksek olup, otunun da besin değerleri oldukça yüksektir. Bu sebepler nedeniyle çok iyi bir kuru ot ve silaj bitkisidir. Erken ve geç gelişim evrelerinde bol yeşil ot üretmektedirler.
Kılçıksız brom, hem kendi kendini tohumlaması, hem de kök–sap oluşturması nedeniyle çiğnemeye ve koparmaya dayanıklıdır. Bu sebeplerden ötürü iyi bir mera bitkisidir ve toprağı korumaktadır. Kuru ve sulu şartlarda yetiştirilen yem karışımlarında kullanılabilecek yem bitkilerinin başında gelmektedir. Kılçıksız brom tesislerinin ömrü kurak alanlarda ortalama yıl, sulu alanlarda ise 15-20 yıl kadardır.
Kılçıksız Bromun Toprak ve İklim İstekleri Nelerdir?
Kılçıksız bromun toprak seçiciliği yoktur. Her türlü topraklarda yetişir. Yıllık yağışı 350 mm olan bölgelerde başarı ile yetiştirilmektedir. Kurak ve yaz aylarında uyku haline geçmekte olup, serin ve kısa gün koşullarının gelmesiyle yeniden büyümeye başlar. Soğuğa dayanımı nedeniyle Alaska eyaletinin vazgeçilmez bitkisidir.
Kılçıksız Bromun Ekim ve Bakım İşlemleri Nelerdir?
- Toprak hazırlığına çok dikkat edilmeli, toprak keseksiz ve düzgün hazırlanmalıdır.
- Tohumları hafif olduğu için çok derine değil yüzlek ekilmelidir.
- Tek başına yetiştirildiği gibi Yonca ve Çayır üçgülü ile karışım olarak da yetiştirilebilirler.
- Baklagillerle karışımda, kurak bölgelerde ilkbahar ekimi tercih edilmelidir.
- Sonbahar ve ilkbahar ekimi de yapılabilmektedir.
- Tohumlar 2 cm'den derine düşmemelidir ve dekara 1-2 kg tohumluk yeterlidir.
- Kurak bölgelerde sıra aralığı kısa süreli kullanım için 20-40 cm ve uzun süreli kullanım için 40-60 cm olmalıdır.
- Sulanan bölgelerde ise 20-40 cm sıra arası yeterlidir.
- Ülkemizde korunga ile karışık ekildiğinde 1 kg kılçıksız brom ve dekara 5-7 kg korunga olmalıdır.
- Kurak bölgelerde ekimle birlikte dekara 2-4 kg azot vermek yeterli olacaktır.
- Daha sonra ilkbaharda dekara 5-10 kg fosfor verilmelidir.
Kılçıksız Bromun Ot Üretimi Hakkında Bilinmesi Gerekenler Nelerdir?
Kılçıksız brom, önemli ot verimi sağlayan yem bitkilerindendir. Bitkinin tek dezavantajı biçimden sonra yavaş gelişmesi ve ot veriminin geç ilkbaharda az olmasıdır. Genellikle kılçıksız bromda ilk biçim ota alındıktan sonra ikinci büyüme otlatılarak değerlendirilir.
İlkbahar ekimlerinde ilk ürün alınmayıp sonbahar ekimlerinde ise yalnızca bir biçim alınabilir. Ot üretimi için en uygun biçim zamanı salkımların tümünün çıktığı devre ile çiçeklenme devresi arasıdır. Bu devreden sonra kuru maddenin sindirilme oranı, protein oranı ve hayvanlar için lezzetlilik derecesi giderek düştüğü halde, verim artmaktadır.
Kurak bölgelerde bir biçim alınır ve verim ortalama 200/500 kg arasında değişir. Karışımlarla ekildiğinde daha kaliteli ot verimi alınır ve otun besleme değeri artar. Kurak bölgelerde 3-4 yıl sonra verimin azaldığı gözlemlenmiştir.
Mera bitkisi olarak kullanımında ise erken dönemlerde hayvanların severek otlarlar. Ayrıca bitkiler otlatma ve çiğnenmeye dayanıklıdır.
Tohum Üretimi Hakkında Bilinmesi Gerekenler Nelerdir?
Kurak şartlarda geniş sıra arası ile ekilen tarlalarda 5-30 kg arasında tohum alınır. Tohum üretimi yapılan alanlarda verim 2. yıldan sonra azalır. Tohum üretiminde azot uygulaması önemlidir. Yapılan çalışmalarda dekara 18 kg azot uygulamasının verimi 3-4 kez arttırdı belirlenmiştir.
Ülkemizde kurak koşullarda dekara 5-10 kg azot yeterli bulunmuştur. Ayrıca tarladaki artıkların yakılması da verimi % 20-30 arttırır. Yakma işlemi sonbahar veya erken ilkbaharda yapılmalıdır. Sulanan alanlarda dekara 30-60 kg tohum verimi alınır. Başaklanma döneminde biçerdöver tablası başakların altına gelecek şekilde ayarlanarak hasat gerçekleştirilmelidir.Written by
Farmow
Ziraat Yüksek Mühendisi / Çayır-Mera ve Yem BitkileriBreedsMore
IllnessesMore
Forage cropsMore
- Патологическая физиология голодания Arina TARAN
- Дефицит фосфора (гипофосфатемия) Hipofosfatemi Arina TARAN
- Какие бывают кормораздатчики для ферм КРС? Irina Makarova
- Кормушки для овец Diana Myakisheva
- Питание домашних коз: что едят, виды корма и правила кормления Alina Arslantürk
- Важность минералов питании сельскохозяйственных животных Irina Makarova