Koyun ve Keçilerde Gebelik Toksemisi – İkiz kuzu Hastalığı – Koyun ve Keçilerin Ketozisi ( Düşük şeker sendromu)
Gebelik toksemisi, özellikle gebeliğin ilerleyen dönemlerinde ( son 6 hafta) gözlenen, halk dilinde "ikiz kuzu hastalığı", "şeker hastalığı" ve "gebelik zehirlenmesi" olarak adlandırılan, özellikle ilk doğumunu yapacak koyun ve keçilerde daha sık karşılaşılan; körlük, sendeleme, yere yatıp kalkamama gibi bulgularının olduğu bir metabolizma hastalığıdır.
1. Gebelik toksemisine neler sebep olur?
2. Koyun ve keçinin vücudunda meydana gelen değişiklikler nelerdir?
3. Bu hastalığın hayvanlardaki belirtileri nelerdir?
4. Tedavi ve korunmak için neler yapabiliriz?
1. Gebelik Toksemisine Neler Sebep Olur?
İkiz veya üçüz kuzuya gebe koyun ve keçilerde, rahimin organlar içindeki hacminin artması sonucunda, işkembenin ve diğer sindirim sistemi organlarının hacmi küçülür. Bu sebepten dolayı hayvan gebeliğin son döneminde yeterli besin maddesi tüketemez. Bununla birlikte doğum mevsiminin kış aylarına denk gelmesi sonucunda meraya bağlı yetiştiricilik yapan işletmeler, koyunlarını bu dönemde iyi besleyemezlerse bu hastalığın oluşma riski artmaktadır.
Vücut kondüsyonu düşük olan hayvanlar, son 6 haftalık dönemde yeterli düzeyde beslenseler dahi bu hastalığa yakalanma riskleri yine çok fazla olacaktır. Aynı zamanda çok kilolu hayvanlarda yem tüketme isteği azalacağından bu hastalığın görülme ihtimali artacaktır.
2. Koyun ve Keçinin Vücudunda Meydana Gelen Değişiklikler Nelerdir?
Anaç koyun ve keçilerin gebeliğin son döneminde, rahim içerisindeki kuzuların, glikoz ihtiyacının artması ve koyunun besin yolu ile bu ihtiyacını karşılayamaması sonucu kan glikoz seviyesi düşmektedir. Hayvanın karaciğerindeki glikojen rezervlerinin bitmesi sonucunda vücudundaki yağ ve kas depolarını harcamaya başlar. Bu harcamanın sonucunda karaciğerde yağ birikimi ve "kan keton cisimcikleri" dediğimiz B-OH Bütirik asit, Asetoasetik asit ve Asetil CO-A seviyeleri artmaktadır.
3. Hastalığın Belirtileri
- Çevreye karşı duyarsızlık
- Öncelikle tane yem, daha sonra kaba yemleri tüketmek istememe durumu
- Sürünün arkasında kalıp bilinçsizce aynı noktada bekleme
- Görmede zayıflama ve bakar kör hali İlerleyen safhalarda ;
- Baş ve boyun kaslarından başlayarak tüm vücutta titreme ve seyirme
- Ayakta durmada ve yürümede zorlanma
- Ağızda aseton kokusu ve idrar Ph’ının 6’nın altına düşmesi
- Kanda hipoglisemi ve asidoz tablosu
- Dehidrasyon durumu
Tedavi yapılmayan olgularda ise ölüm oranı %90 ları bulmaktadır.
4. Tedavi ve Korunma Yolları
Öncelikle hastalık belirtilerinin görüldüğü durumlarda veteriner hekimlerden mutlaka yardım alınmalı ve tam teşhis konusunda hekimin onayı alınmalıdır.
Veteriner hekim eşliğinde;
- Damar içi yol ile glikoz ve sodyum bikarbonat uygulaması
- Propilen glikol, gliserol gibi ürünlerden 5-7 gün süre ile oral yollardan 100 -150gr arası içirilmelidir. (İşkembede glikoz, uçucu yağ asitlerine çevrildiği için pekmez, şekerli su gibi ürünlerin kullanılması kan glikoz seviyesini yükseltemeyeceği için yarar sağlayamıyacaktır.)
- Kaliteli kaba ve konsantre yemler, hayvanın rahat ulaşabileceği yerlerde mutlaka bulundurulmalıdır.
- İlerleyen vakalarda damızlık değeri yüksek hayvanlar için gebelik, mutlaka cerrahi veya medikal yollar ile sonlandırılmalıdır.
Koruyucu Önlemler
- İleri gebe ve zayıf olan koyunlara, doğuma 6 hafta kalan süre boyunca 500-1000gr fabrikaların hazırladığı koyun yemleri veya enerji ve protein içerikleri, dengelenmiş tahıl ve yağlı tohum küspeleri verilmelidir. Verilecek olan miktarlar mutlaka üç öğün şeklinde ayarlanmalıdır.
- Hayvanın severek tüketebileceği yonca, yulaf gibi kaliteli kaba yemler, 1,5-2kg / gün olacak şekilde verilmelidir.
- Hayvanları gebeliğin son dönemlerinde, otlatmak amacı ile uzak meralara götürülmemelidir.
- Kapalı ağıllarda beslenen ileri gebe koyunlar, günlük 30-60 dk boyunca egzersiz amacı ile gezdirilmelidir.
- Bu dönemde hayvanların ani yem değişikliklerinden kaçınılmalıdır. Yeni verilecek veya miktarı arttırılacak konsantre (tane) yemler, 100-150 gr şeklinde arttırılarak verilmelidir.
- Hayvanları zayıflatmak kadar fazla yağlandırmak da bu dönemde risklidir, bu nedenle gebeliğin başlangıç ve ilerleyen dönemlerinde, hayvanların gereğinden fazla beslenerek yağlandırılmaktan kaçınılmalıdır. Bu dönemde orta kondisyondaki hayvanlara 100-250 gr arası konsantre yem; 1,5-2 kg düzeyinde kuru ot vermek yeterli olacaktır. Yüksek kondisyonlu (yağlı) hayvanlara ise gebeliğin erken dönemlerinde sadece kuru ot vermek yeterli olacaktır.
- Mera koyunculuğu yapan yetiştiriciler ise meranın durumuna bağlı olarak yeterli ek yem takviyeleri yapmalıdırlar.
Güzel ve Bereketli Hayvancılık Sizlerin Olsun.
Written by
Ramazan Emre ATALAY
VetBreedsMore
IllnessesMore
Forage cropsMore
- Патологическая физиология голодания Arina TARAN
- Дефицит фосфора (гипофосфатемия) Hipofosfatemi Arina TARAN
- Какие бывают кормораздатчики для ферм КРС? Irina Makarova
- Кормушки для овец Diana Myakisheva
- Питание домашних коз: что едят, виды корма и правила кормления Alina Arslantürk
- Важность минералов питании сельскохозяйственных животных Irina Makarova