Türkiye’de Tarim Arazilerinin Bölünmesi
Toprak
Hava ve su gibi, canlıların yaşaması için vazgeçilmez unsurlardan bir diğeri de topraktır. Toprak, bitki örtüsünün beslendiği kaynakların ana deposudur. Yeryüzünün, üzerinde bitkiler yetişen ve kayaların, taşların parçalanması ve bozulmasıyla meydana gelen en üst tabakasıdır. Bütün canlılar doğrudan doğruya veya dolaylı yoldan yaşamaları için toprağa bağlıdır.
Toprak Koruma Kurulu
Kurulun Görevleri:
a)Arazi kullanılan tüm faaliyetlerde, arazinin korunması,
geliştirilmesi ve verimli kullanılmasına yönelik inceleme, değerlendirme ve
izleme yapmak, ortaya çıkan olumsuzlukları belirlemek, toprak korumayı ve
bununla ilgili sorunları giderici önlemleri almak, geliştirmek, uygulanmasını
sağlamak için görüş oluşturmak,
b) Arazi
kullanımını gerektiren tüm girişimleri yönlendirmek üzere, yerel plân veya
projelerin uygulanması amacıyla takibini yapmak,
c) Toprak koruma önlemlerinin yerine getirilmesi sürecini
yerel ölçekte izlemek, değerlendirmek ve çözümleyici öneriler geliştirmek,
hazırlanacak toprak koruma ve arazi kullanım plânları doğrultusunda, yerel
ölçekli yıllık iş programları için görüş oluşturmak ve uygulamaya konulmasının
takibini yapmak.
Ülkesel, bölgesel veya yerel ölçekli yapılan
plânlar arasındaki uyumu denetlemek.
d) Kanunda yer alan konularla ilgili başvuruları almak ve
ilgililere aktarmak.
Arazi kullanımını gerektiren her türlü girişim ve yatırım sürecinde toprakların korunması, doğal ve yapay olaylar sonucu meydana gelen toprak kayıplarının önlenmesi; arazi kullanım plânları, tarımsal amaçlı arazi kullanım plân ve projeleri ile toprak koruma projelerinin uygulamaya konulması ile sağlanır.
Arazinin yanlış kullanımından kaynaklanan önemli sorunlardan biri toprak kaybıdır. Bu nedenle Dünya’da ve Türkiye’de büyük miktarda toprak kaybedilmektedir.
Toplulaştırma yapılacak alanda, uygulamayı geciktirmemek için üç yılı geçmemek üzere, yapılacak bitkisel üretimin tür ve çeşidi, kapsayacağı alan çiftçilerin de görüşü alınarak proje birimince kararlaştırılır. Alınan bu karar, gerekçeleri ile birlikte yerel imkanlarla duyurulur.
Fazla parçalanmış, dağılmış arazilerin modern işletmecilik esaslarına göre birleştirilmesi.
e) Kanunla verilen diğer görevleri yapmak.
Toprakların
Korunması
Tarımsal amaçlı yapılarda ve tarım dışı arazi kullanımlarında izin alınması ve toprak koruma projelerine uyulması zorunludur.
Tarımsal amaçlı yapılara ve tarım dışı arazi
kullanımına izinsiz başlanılması, alınan izne uygun kullanılmaması veya
hazırlanan toprak koruma projelerine uyulmaması halinde valilik tarafından bin Türk Lirasından az
olmamak kaydıyla, bozulan arazinin her metrekaresi için on Türk Lirası idarî
para cezası uygulanır ve projeye uygunluk sağlanması için azami iki ay süre
verilir. Büyük ova koruma alanlarında bu ceza iki katı olarak uygulanır.
Arazi Toplulaştırma Kanunu Nedir?
Arazi ve toprak kaynaklarının bilimsel esaslara uygun olarak belirlenmesi, sınıflandırılması, arazi kullanım plânlarının hazırlanması, koruma ve geliştirme sürecinde toplumsal, ekonomik ve çevresel boyutlarının katılımcı yöntemlerle değerlendirilmesi, amaç dışı ve yanlış kullanımların önlenmesi, korumayı sağlayacak yöntemlerin oluşturulmasına ilişkin sorumluluk, görev ve yetkilerin tanımlanması ile ilgili usûl ve esasları kapsar.
Toplulaştırma Yapılabilecek Haller:
a) Parsellerin, tarımsal sulama yöntemlerinin
uygulanmasını, toprak koruma önlemlerinin alınmasını güçleştirecek kadar
küçülmüş ya da biçimlerinin bozulmuş veya dağılmış, olması,
b) Proje alanında topografik durumun, parsel sınırlarına
bağlı kalmadan arazi düzlemesini gerektirmesi,
c) Proje alanındaki parsellerden bazılarının yollardan ve
kanallardan yararlanmaması,
d) Bir sulama veya toprak koruma projesinin gerektirdiği
yeni kanal ve yollarla parsellerin parçalanmak durumunda olması
Yanlış
arazi kullanımı felaket doğurabilir.
Ortaya çıkabilecek felaketlerden biri sel felaketidir.
Bazı bölgelerde sel ve aşırı yağış yörenin değişmez bir gerçeğidir. Böyle
alanlarda dere yatakları daraltılmamalı, kıvrımlarının kanallar ve istinat
duvarları ile yok edilmemeli ve buralarda yerleşime izin verilmemelidir. Dere
kenarlarındaki düzlüklerinde aslında dere yataklarına dahil olduğu ve zaman
zaman taşkınlara maruz kalabileceği unutulmamalıdır.
Yanlış
arazi kullanımı sonucu ortaya çıkabilecek bir diğer felakette heyelandır. Orman
arazilerinin dönüştürülerek fındıklık ve mısır tarımı için kullanımı sonucu
toprak kayması riski artmaktadır. Çünkü orman ağaçları kalın ve kuvvetli kök
sistemleri ile kitle kayma hareketlerini önlemede tarım ve fındık alanlarına
kıyasla daha etkili olmaktadır.
Optimum
arazi kullanımı, aynı zamanda büyük ve küçük ölçekli işletme üretim
planlamalarında yapılması gereken teknik çalışma bölümünü de oluşturur..Kırsal kesimdeki üreticilerin ekonomik koşullarının iyileştirilmesi
için tarımsal üretim planlamasına gereksinim vardır. Bu plan Bakanlık
düzeyinde, Ulusal Arazi Kullanım Planlamalarının hayata geçirilmesi ile
sağlanır.
Arazi
Toplulaştırılmasının Kapsadığı Hususlar:
Tarla içi yol şebekesinin, yüzey tahliye sisteminin ve
sulama tesislerinin inşası,
Gerekli arazi tesviyesi ve toprak ıslahının yapılması,
Köylerin yeniden düzenlenmesi, çevre planlanması, kanalizasyon,
elektrifikasyon hizmetlerinin yapılması, iskan, arsa isteklerinin karşılanması,
Kırsal alanın korunması ve yeşil alanların düzenlenmesi,
Kırsal
alandaki yerleşim yerleri ve toprakların rüzgar ve taşmalardan korunması için
gerekli önlemlerin alınması,
Spor sahaları, parklar, yüzme havuzu, bayram-pazar yeri,
çocuk bahçesi, okul, sağlık ocağı ve kooperatif binası gibi sosyal hizmet
tesisleri için gerekli arazileri, toplulaştırma planları içinde kamulaştırma
yapılmadan temin edilmesi,
İşletmelerin ıslahı, yeniden düzenlenmesi, verimli bir
şekilde çalışmalarının temini için gerekli tedbirlerin alınması,
Türkiye’de toprak üzerindeki nüfusun giderek
artmasıyla beraber tarımda parçalanmalar yaşanırken tarımsal işletme ölçeğinin
küçük olması ve bu işletmelere ait arazilerin dağınık ve çok sayıda parçadan
oluşması tarımsal arazilerin etkin ve sürdürülebilir kullanımlarını
engellemektedir.
Arazi
parçalanmalarının tarıma olan yansımaları incelendiğinde, parçalanmanın en çok
verim üzerine olumsuz etkisinin olduğu görülmektedir.
Arazi kullanımı
yönüyle ise parçalanma; tarımsal faaliyetin yapılmasını
güçleştirirken, çayır ve meraların muhafazasını ve otlayan hayvanların
kontrolünü zorlaştırmaktadır.
İşçilik
maliyetlerini arttırmasıdır. Parçalılığın çok fazla olduğu arazilerde işçilik
giderleri toplu olan arazilere oranla daha yüksek olmaktadır.
Tarım Topraklarının Parçalanmasını Önleyici Düzenlemeler Nelerdir?
Sürekli artan nüfus ve beslenme ihtiyacı, her
ülkenin kendi koşullarına göre önlem almasına neden olmaktadır.
En önemli konu olarak, beslenmenin devamlılığının sağlanması ve bu amaçla tarımsal üretim faaliyetinin sürdürülmesi öne çıkmaktadır. Bu da ancak tarım topraklarının varlığının korunmasına ve tarımsal faaliyet gerçekleştirecek ölçeklerde olmasına bağlıdır. Bu nedenle, tarım topraklarının parçalanmasının önlenmesi ve yeter gelir sağlayacak ölçeklerde tutulması önemlidir.
Türkiye’de
tarım topraklarının parçalanmasını ve optimum ölçeklerden uzaklaşmasını
önleyici hukuki yapı içerisinde miras belirleyici olmaktadır.
Tarımda mirasın bölüşülmesinde uygulanmış, tarımsal
nüfusun toprak üzerindeki yoğunluğunun fazla olması, bununla beraber tarım
arazilerinin satışıyla ilgili yasal bir denetimin olmaması toprağın gittikçe
daha fazla parçalanmasına neden olmuştur.
Üretim
miktarındaki azalışları da beraberinde getirirken sermaye noksanlığı yaşayan
tarım kesimi için maliyet masraflarını da arttırmaktadır .
Medeni Kanun’un öngördüğü tarımsal mirasın eşit
paylaşımı, tarımsal toprağın korunmasını amaçlayan 2005 yılında özel düzenlemelerle
yürürlüğe giren 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanun’un miras ile
ilgili hükümlerinin önüne geçmiştir. Tarımda miras ile ilgili yasal mevzuatın
tarım işletmelerinin ve tarım arazilerinin parçalanmalarını önleyememesi
nedeniyle 2014 yılında “6537 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” çıkarılmıştır. Bu kanunun yürürlüğe
girmesiyle beraber Medeni Kanun içindeki miras ile ilgili kısımlar, Toprak
Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunun içine taşınmıştır.Miras yoluyla tarım arazileri artık bölünmeyecek.
Tarımda miras hükümlerinde bütünlük sağlayan bu düzenlemeyle birlikte mirasa konu olan tarımsal arazi ve işletmenin mülkiyetinin devri esastır. Mülkiyet işlemleri ile ilgili sürecin mirasçıların isteğine bırakılmayarak, devir işlemlerinin kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç bir yıl içinde tamamlanması öngörülmüştür..
Değerli üreticimiz, toprakların bölünerek yok olması insan ve hayvan besinlerini yetiştirdiğimiz toprağımızın kaybına neden olmaktadır. Tarım arazilerimizi küçük bölerek tarım yapmak yerine toplulaştırarak topraklarımızı korumalıyız.
Aldığımız her nefesteki oksijenden,içtiğimiz suya,yediğimiz her lokmaya kadar toprağa muhtacız...
Kaynaklar:
Toprak Koruma ve Arazi
Kullanım Kanunu (5403 Sayılı Kanun)
Ankara Üniversitesi
Ziraat Fakültesi Yayınları
Written by
Pınar KOYUN
BreedsMore
IllnessesMore
Forage cropsMore
- Патологическая физиология голодания Arina TARAN
- Дефицит фосфора (гипофосфатемия) Hipofosfatemi Arina TARAN
- Какие бывают кормораздатчики для ферм КРС? Irina Makarova
- Кормушки для овец Diana Myakisheva
- Питание домашних коз: что едят, виды корма и правила кормления Alina Arslantürk
- Важность минералов питании сельскохозяйственных животных Irina Makarova