Çelikler Karayaka Koyun Yetiştiriciliği
Kendiniz hakkında bilgi verir misiniz?
Samet Çelik: Biz muhaciriz; aslımız Selanik göçmenidir ve Akkaraman Beyliği'ne dayanır. 1923 Nüfus Mübadelesi'yle buraya gelmişiz.
Ben, 11.07.1995 doğumluyum. İsmim, Samet Çelik. Amasya'nın Taşova ilçesine bağlı Hacıbey köyünde doğup büyüdüm. İlkokulu köy okulunda, ortaokul ve liseyi ilçede okudum. Lisede Bilişim Teknolojileri Bölümü'nü bitirdim. Daha sonra Amasya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu, Pazarlama Bölümü'nden mezun oldum.
Hayvancılıkla ilgilenmeye nasıl ve ne zaman başladınız?
Samet Çelik: Hayvancılık, bize dededen toruna kalan bir miras. Ailemiz bu işe, 1943 yılında rahmetli dedem, henüz 10 yaşındayken (1933 doğumludur) bir adet Kara kuzu almasıyla başlamış. Aldığı bir Kara kuzu, olmuş koyun; iki adet dişi kuzu doğurmuş. Onlar da üremiş tabi. Dedem eline geçen parayla kuzu, koyun, keçi, bir-iki gücü neye yeterse, almış. Zamanla sürü oluşmuş. On kardeş olan babamlar, yıllarca bu sürüyle geçimlerini sağlamışlar. Tüm variyetimiz bu sürü sayesinde kazanılmış; ev, araba, tarla, traktör, vs...
Hangi ırkları yetiştiriyorsunuz?
Samet Çelik: Karayaka ırkı yetiştiriyoruz. Her yıl, 50 dişi kuzu damızlık bırakır ve 50 koyun satarız. Elimizde her zaman 100 adet anaç Karayaka bulundururuz.
Yetiştirdiğiniz ırk hakkında bilgi verir misiniz? Bu ırkı yetiştiricilere önerir misiniz?
Samet Çelik: Karayaka ırkı her bölgeye uyum sağlar. Diğer ırklar kadar narin değildir; Karadeniz Bölgesi'ndeki yüksek alanlara, dağ ve bayıra, soğuk havaya oldukça dayanıklıdır. Yem seçmedikleri gibi yem tüketimi de azdır. Irkın, meradan iyi faydalanması, bulunduğu yeri yadırgamaması, çevreye ve hava şartlarına uyum sağlaması gibi özelliklerine sahip olması Karayaka yetiştirmemizde en önemli etkendir.
Karayaka vazgeçilmez bir sevda gibidir. Postuyla, kuyruğuyla, yünüyle ve özellikle yürüyüşüyle poydumdaki bir mankene benzer.
Ekim ve kasım aylarında doğumlar gerçekleşir. Doğum yapan hayvanlara koç katmayız. Kışın koçlar sürüden ayrılır, haziran ayında sürüye tekrar katılır. İlk baharda yetişen kuzu satılır, sonradan yetişenler, kurbanlık olarak beslenir.
Elinizdeki ırkın en sevdiğiniz özelliği nedir? Sizi zorlayan yönleri var mı?
Samet Çelik: Bölgede, eskiden yün para ettiği için bu ırkta yünlü olduğundan tercih edilmiş, hala da tercih ediliyor. Bu bölgede en lezzetli et Karayaka cinsinden elde edilir. Diğer ırklara nazaran kurbanlıkta her zaman bir sıfır öndedir. Ayrıca yoğurt, süt ve peynir lezzeti mükemmeldir.
Zorluklarına gelince; bölgemizde eskiden yoktu şimdi çoğaldı. Maalesef Karayaka ırkının ikizlik oranı düşüktür. Biz "domuz pıtırağı" deriz. Yünleri uzun olduğu için yabani otlar çokça yapışır ve hayvanı hem rahatsız eder hem de çirkin gösterir. Aslında severek yapıldığında bir zorluğu yok. Sahibine çok düşkündür; çobanın bir sesiyle koca sürü yanına gelir.
Genç üreticilere tavsiyeleriniz nelerdir?
Samet Çelik: Bu işe başlamadan önce kağıt üzerinde hesap yapsınlar. Demek istediğim; "50 koyunum var, 50 kuzu alsam şu kadar parayla şu kadar yem yedirsem bu kadar para kazandırır" gibi.
Öncelikle sabırlı olmalılar. Severek ve isteyerek bu işe girişmeliler. Aç bırakacaksa, bakımlarını yapamayacaksa, o hayvanın günahına girmesinler. Her şey hemen öğrenilmez, zamanla olur. Koyun nasıl çevirilir, hangi hastalıklar geçirebilir, ne yer, ne kadar ve ne zaman yer, dogum öncesi ve sonrası beslenme nasıl yapılmalıdır, aşıların zamanının bilinmesi oldukça önemlidir. Meraya çıkartılıyorsa saat kaçta gütmeye götürülür, kaçta eve gelinir bilmek gerekir; yazları gündüz sıcak olduğu için gece serinde gütmek lazımdır. Tüm bunlar hep sabır ve emek ister. En önemlisi de merak ve sevgi göstermeyen kimse katlanamaz bu işe. Ben birçok veterinerden daha tecrübeli olduğumu düşünüyorum. Hayvana baktığım zaman rahatsızlığını bilir, tedavisini kendim yaparım. Veterinere kaldıysan işin zor, herşeyi veterinere yaptıramazsın! Bunlar hep tecrübeyle olacak şeyler.
Tabi ailelerde bilinçlenmeli. Şu anda bedavacı bir nesil yetişiyor; hiç ezilmeden, çalışmadan, hak etmeden, ne isteniyorsa yapıylıyor. Ben 10 yaşımdayken 300 koyunu tek başıma gece dışarda otlatıyordum. Önce hayat hamurunda yoğuracak insanı, biraz zorluk görecek ki insan, kıymetini bilsin elindekinin.
Hayvancılık sektöründe en çok hangi konularda sorun yaşıyorsunuz?
Samet Çelik: Hayvancılık sektöründe en çok sıkıntıyı mera konusunda yaşıyoruz. Köyümüzde meramız yok; fakat hayvan sayısı çok. Köyümüzün yaylası olmadığı için yaylası olan hayvanı olmayan köylere kira ödeyip yaylaya gidiyoruz.
Bölgemize birçok bulaşıcı hastalık geliyor. Hayvanlarımız değerinde satılmıyor.Hayvan pazarlarımız kapatılıyor, biz de tüccarların eline kalıyoruz. Bizde kesim ücreti belli, kasapta satılan fiyat belli; arada uçurum var. Aynı şekilde yem, saman çok pahalı. Hayvanlarımıza kendi mahsülümüz yetmiyor. Mecburen yem alıyoruz; bu durum da maliyeti arttırıyor. Anlayacağınız hayvancılık gittikçe zorlaşıyor. Yeterli destek, gerçek üreticiye ulaşmıyor.
Biz, Amasya Damızlık Koyun-Keçi Birliği'nin halk elinde Karayaka koyunu ıslah projesindeydik; her şeyimiz kayıt altındaydı ve doğan her kuzu için destek alıyorduk. Biz de memnunduk, fakat devamını getiremediler. Bu işin zorluğunu bilmeyenler, bu işlerde yönetici olduğu sürece hayvancılık gelişmez, aksine ölür. Yetkililer, gerçek üreticiye dokunmalı; bu büyük büyük çiftlikleri batıran yatırımcılara değil.
Siz tarım bakanı olsaydınız yapacağınız ilk üç iş ne olurdu?
Samet Çelik: Ben tarım bakanı olsam, en azından "yem pahalıysa kepek ekin" demezdim.
Hayvancılığı ayakta tutacak olan kırsaldaki aile işletmeleri, küçük işletmelerdir; bunlar desteklenmelidir. Genç nüfus köyde tutulmalı. Şu anda köylerdeki en genç çiftçi 40 yaşında. 20 yaşında bir genç büyük şehirde ya asgari ücretle çalışmayı tercih ediyor ya da boş boş geziyor; kendi hayvanına bakmak, kendi işini yapmak yerine. ilk önce bunun önüne geçmek için gençleri bu işlere teşvik etmemiz gerek. Onlara destek verilmesi ve onların bu konuda eğitilmeleri lazım.
Avrupa'dan et ve canlı hayvan ithal edilmesine son verilmelidir. Artık ihraç etmeliyiz; çünkü biz tarım ülkesiyiz ve üretmeliyiz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi: "Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır."
Çiftçi de en iyisini yapacak, başındaki yönetici en iyisini yapmaya teşvik edecek, çiftçiyi destekleyecek, onların yanında olacak.
Canlı hayvan enflasyon da arttı; 5-6 çuval yem parası bir koyun fiyatına denk geliyor.
Yönetici olsam en tabana inerdim. Bir defa, İl ve ilçe tarım çalışanları sahaya inecek; dairede oturmayacak.
Bu genç çifti projesi torpili olana değil gerçekten bu işi yapacak ama imkanı olmayana verilmeli. Bizim burda önünde 200-300 koyunu olana 50 koyun hibe verdiler. 40'ı 50 yapmaya çalışan garibana bir şey yok! En tepeden en tabana denetim çok zayıf, hatta hiç yok gibi.
Hayvancılık ve tarım konusunda bulunduğunuz şehirdeki en büyük eksiklik nedir?
Samet Çelik: Teknolojinin çok gerisinden gelmemiz en büyük eksikliğimiz. Kış aylarında çiftçilerin bir çoğu evde. Çiftçilerimize, ilçe tarım çalışanları, halk eğitim merkezlerinde, "Ülkemizde Tarım ve Hayvancılık", "Dünyada Tarım ve Hayvancılık" adı altında dersler vermeli, videolar ve filmler izletilmeli, imkanlardan haberdar edilmeliler. Bu çiftçilerin birçoğu akıllı telefon ve internet kullanmıyor.
Tarım müdürlüklerinden yılda bir-iki defa anca, o da kuzulara küpe takmaya, hayvanların sayısını kontrole, geliyorlar. Hiç bir aşıyı ücretsiz yapmıyorlar. Benim istediğim ilacı, aracı olup fabrikasından getirtemiyor. Beni piyasadaki veterinerlerin eline bırakıyor. Hadi ben bilinçliyim; internetten temin edebiliyorum. Bilmeyen kişi benim 5-6 liraya aldığım iç parazit hapını piyasadaki veterinerden 15-20 liraya alıyor.
Farmow için bir öneriniz var mı? Hangi konuların üzerine gitmemizi tavsiye edersiniz?
Samet Çelik: Cesur bir şekilde çiftçilerin sesi olmalısınız. Bu ülkedeki çiftçinin sorunlarını dile getirmenizi gençleri bilgilendirip bilinçli üretici yolunda desteklemenizi öneririm. Emekleriniz için çok teşekkürler!
Hazırlayan: Hanifi Cetin KATIRCI
Düzenleyen: Sevinc AKCAPINAR
Breeder Info
- 00 90 553 824 18 68
- Taşova - AMASYA - TR
- Karayaka
BreedsMore
IllnessesMore
Forage cropsMore
- Патологическая физиология голодания Arina TARAN
- Дефицит фосфора (гипофосфатемия) Hipofosfatemi Arina TARAN
- Какие бывают кормораздатчики для ферм КРС? Irina Makarova
- Кормушки для овец Diana Myakisheva
- Питание домашних коз: что едят, виды корма и правила кормления Alina Arslantürk
- Важность минералов питании сельскохозяйственных животных Irina Makarova